Gülten Dayıoğlu tarafından kaleme alınan Fadiş kitabı, ünlü yazarın Üç Kuşağın Yazarı unvanını perçinleyen eserlerinden biridir. Tarihi olaylar ve duygusal hikayelerle dolu olan bu roman, anne-kızın birbirinden sürekli ayrılan, zorlu yaşamlarını anlatmaktadır.
Kitap, Kurtuluş Savaşı döneminde geçmektedir. Yunanlılar, Toroslu kasabasını yakıp yıkarak ilerlerken, insanlar evlerini yeniden yapmak zorunda kalmıştır. Bu felaketten etkilenen Naciye Kadın da evini yeniler. Ancak oğlu savaşta şehit düşmüş, varlıklı bir aileye mensup olmalarına rağmen her şey yanınca küçük kızı Cemile ile sokakta kalmıştır. Naciye Kadın, zorlu bir yaşam mücadelesi vererek kızını yetiştirmeye çalışırken tarlalarını tek tek satmak zorunda kalır.
Yıllar sonra Naciye Kadın yaşlanır ve hastalanır. Geçimlerini sağlamak için kızı Cemile ekin biçme ve erişte kesme işlerine girer. Bu sırada kasabaya genç bir terzi gelir ve kasabalılar, onu Cemile ile evlendirmek ister. İki tarafın rızasıyla evlilik gerçekleşir ve Cemile, annesiyle birlikte terzinin yanına taşınır. Ancak Kamil Bey’in sıkılan bir yaratılışı vardır ve sürekli olarak evden kaçıp gezilere çıkar. Bir gün şehre yerleşmek istediğini ve Cemile’nin annesi öldükten sonra yanına gelebileceğini söyleyerek evden ayrılır. Cemile ise evin kirasını ödeyemeyince eski evine geri döner ve annesi orada hayatını kaybeder.
Annesinin ölümünden sonra Cemile’ye baskılar artar ve en sonunda dayanamaz, kocasının yanına gitmek zorunda kalır. Ancak Kamil Bey tarafından istenmez ve kızıyla tehdit edilerek uzaklaştırılır. Cemile’nin kızı Fadiş ise Cemile’nin bosanmasina üzülerek annesinin yanina gitmek istemez. Hemşerileri Cemile’ye Fadiş için bir iş bulur ve evde kalmalarına izin verirler. İstanbul’a gelen anne-kız için hayat istedikleri gibi gitmez. Evdeki hanım Fadiş’e sürekli olarak kötü davranır ve onu hor görür. Cemile ise iş bulmak için çabalar ancak başarılı olamaz. Hanım tarafından işten çıkarılır ve Fadiş’i hizmetli odasına kapatılır. Fadiş ise annesinin yanından ayrıldığı için üzgündür. Sonunda hemşerisi tarafından yeni bir iş bulunur ve Cemile ile Fadiş yeni bir yere taşınırlar. Ancak Kamil Bey bir süre sonra ortaya çıkar, Cemile’yi tekrar yanına almaya çalışır ancak Cemile bu kez yanaşmaz. Kamil Bey, Fadiş’i kaçırır ve onları terk eder. Cemile ise Fadiş’i bulmak için uğraşır ancak başarısız olur. Bir süre sonra Kamil Bey’in kardeşiyle karşılaşır ve Fadiş’in nerede olduğunu öğrenir. Fadiş, teyzesinin oğluna evlatlık verilmiştir. Cemile, Fadiş’i bulmaya çalışırken bir takım zorluklarla karşılaşır ancak sonunda Fadiş’i bulur ve bir araya gelirler.
Fadiş, İstanbul’dan ayrılmak zorunda kalan Cemile tarafından Ankara’ya gönderilir. Cemile ise Kamil Bey’den boşanır ve Ankara’da yeni bir iş bulur. Ancak Fadiş’i yanına alamadığı için onu emanet eder. Fadiş, yeni yaşamıyla ilgili çeşitli zorluklarla karşılaşır ve Cemile’den para yardımı alır. Cemile, Fadiş’i aramaya devam ederken Kamil Bey ile karşılaşır ve aralarında bir ilişki başlar. Bu durum Fadiş’in durumunu belirsizleştirir ve Fadiş’in varlığı tartışmalara sebep olur. Ancak sonunda köy halkı tarafından Fadiş’e sahip çıkılır ve Kamil Bey, Fadiş’i teyzesinin yanına bırakır. Fadiş, annesinin yanına döner ve anne-kız birbirlerine kavuşurlar.
Fadiş, çocukların saf ve güzel dünyasını anlatan bir kitaptır. Gülten Dayıoğlu’nun akıcı üslubu ve duygusal anlatımıyla okuyucuya aynı zamanda tarihsel bir dönemi de yansıtan bu roman, okuyucuyu duygusal bir yolculuğa çıkartır. Roman kategorisinde yer alan bu kitap, çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de unutulmaz bir okuma deneyimi sunmaktadır.